Eczacıbaşı İnovasyon Buluşması, bu yıl Harvard Business Review Türkiye stratejik iş ortaklığıyla 5 Haziran’da gerçekleştirildi.
Eczacıbaşı’ndan yapılan açıklamaya göre, ana teması “bağlantısallık” olan etkinlik, içinde bulunulan ağda anlamlı bağlantılar kurmanın yaratıcı potansiyelini fark etmek, bu potansiyeli ortaya çıkarmak adına yaşamın kendisinde var olan ortak üretim modelini iş yapış biçimlerine, ilişkilere ve inovasyon anlayışına yakınlaştırmak hedefiyle düzenlendi.
Etkinliğin finalinde, 18’inci kez düzenlenen “İnovasyon Ödülleri Töreni”yle “Eczacıbaşı Topluluğu”nun en başarılı uygulamaları da ödüllerini aldı.
Açıklamada etkinlikteki konuşmasına yer verilen Eczacıbaşı Topluluğu İnovasyon ve Girişimcilik Koordinatörü Emre Eczacıbaşı, değişimin ancak bir bütünün parçası olduğumuzu fark ettiğimizde gerçekleşeceğini belirterek, “En büyük dönüşüm odağımız sektör odağından ekosistem bakış açısına geçmek. Stratejilerimizi iş kolundan ihtiyaç odağına taşımaya çalışıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Pandeminin orta yerindeyken bambaşka bir gerçeklik içinde olduklarını vurgulayan Eczacıbaşı, “Dünyayı değiştiren pandemi, hayallerimizi ve kaygılarımızı da etkiledi. Ancak özümüzdeki değere sahip çıkarak geleceği şekillendirecek yeni bağlar ve anlamlar keşfetme inancımız hiç değişmedi.” açıklamasında bulundu.
Eczacıbaşı, değişimin ancak bir bütünün parçası olunduğu fark edildiğinde, bütündeki diğer parçaların ve aradaki bağların farkına varıldığında olacağını kaydetti.
İnovasyon ve Girişimcilik Koordinatörlüğü olarak en büyük dönüşüm odaklarının sektör odağından ekosistem bakış açısına geçmek oludğunu belirten Eczacıbaşı, “Stratejilerimizi iş kolundan ihtiyaç odağına taşımaya çalışıyoruz. Kuruluş ve departman ayrımlarını ortadan kaldıran, yetkinlik, uzmanlık ve ilgi alanı dikeylerinde kendini geliştirip ortak üretim yapabilen, sektör ötesi üretim biçimleri uygulayan bir çalışma kültürü ve topluluk yaratmak istiyoruz.” ifadelerini kullandı.
Gerçekleştirdikleri inovasyon stratejileri çalışması ile ekosistem anlayışıyla kuruluşlar arası sinerji alanlarını tanımladıklarının altını çizen Emre Eczacıbaşı şunları kaydetti:
“Bu alanlardan ilki sağlıklı yaşlanma ekosistemiydi. Buradaki bağları keşfeden ve güçlendiren bir merkez yaratmak için çalışmalara başladık ve bunun ismine de ‘Hub’ dedik. Yarattığımız yeni Hub modelini, önceliklendirdiğimiz diğer sinerji alanlarına da taşımayı planlıyoruz. Kurum içi girişimcilik programımız ‘EKİG’ ile kurumlar arası iş birliğinden beslenen birçok yaratıcı çözümün doğuşuna şahit olduk. Yine iç ve dış bağlantılarımızı daha etkili ve işler hale getirmek için geliştirdiğimiz ‘Element’ platformunu da bu ay içerisinde devreye alacağız.
Kurumsal girişim sermayesi fonumuz ‘Eczacıbaşı Momentum’ ile dünyanın dört bir yanındaki girişimlerle temas kurma ve onların iş modellerine dahil olma fırsatı yakaladık. Girişimcilik ekosistemi ile kurduğumuz bağlantılar, ortak değer yaratabileceğimiz ekosistemlere dahil olmamızı ve adım atmamızı sağladı. Bunun yanı sıra 2021 yılında ödül kategorilerimize ‘Ekosistem Ödülü’nü de ekledik ve bu yıl bu kategoride çok güçlü adaylarımız var” dedi.
– “Ekosistemler arası rekabet bugünün endüstriyel devrimini gerçekleştirecek”
Ekosistem anlayışının geleceğin toplumunu ve iş dünyasını kaçınılmaz bir şekilde dönüştüreceğini ifade eden Eczacıbaşı şu ifadeleri kullandı:
“Bugünün endüstriyel dönüşümünü tetikleyen şirketler, sektör odaklı bireysel şirketler olmayacak. Ekosistem içerisindeki ilişkiler, hatta ekosistemler arası rekabet bugünün endüstriyel devrimini gerçekleştirecek. Ekosistemler farklı kültürleri ve iş yapış şekillerine sahip kurumları birbirine yakınlaştıracak. Bu yakınlaşma iş dünyasının alışılagelmiş yöntemlerinin uygulamasından uzaklaştıracak. Çünkü bu yöntemler artık bu sistemlere uymayacak. Yeni iş ve yatırım modellerin doğuşunu göreceğiz.
Kurumlar arası bilgi akışının artması ile değişimi öngörmek ve ona uyum sağlamak kolaylaşacak. Zorlu koşullarda, güçlü bağlarla tutunduğumuz iş birlikleri sayesinde esnek olduğu kadar dayanıklı kurumlara dönüşeceğiz. Özellikle yapay zeka, ekosistem anlayışına geçişi hızlandıracak. Ama bu noktada gözden kaçan önemli bir detay var; sonsuz bilgi akışı ve ortak üretim halindeyken güvenli ara yüzlere ihtiyacımız artacak. Çünkü teknoloji, sunduğu çözümlerle hızlı bir kabul yaratıyor. Ama insanların güvenini kazanmak konusunda aynı başarıyı gösteremiyor.”
Harvard Business Review Türkiye Genel Yayın Yönetmeni Serdar Turan’ın hoş geldiniz konuşması ile başlayan Eczacıbaşı İnovasyon Buluşması’nda Beyin Cerrahı ve Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi Kurucu Dekanı Prof. Dr. Türker Kılıç “Bağlantısallığın Gücü”, Sanatçı Ólafur Elíasson “Beklenmedik Karşılaşmalar”, Earlybird (DEF) Yönetici Ortağı Cem Sertoğlu, Orkestra Şefi Cem Mansur, MareFidelis Lider ve Yönetici Koçu Dost Can Deniz ve McKinsey & Company Ülke Müdürü Manolya Yazarkan “Dönüştüren Ekosistemler”, Ecomercek Kurucusu Serpil Karadağ, Plasticmove Kurucusu Büşra Köksal, Eczacıbaşı-Monrol İnovasyon Lideri Serkan Oban ve RS Research Kurucusu Rana Yansal “İş Birlikleriyle Güçlenmek” başlıklı oturumda konuşma yaptı.
Eczacıbaşı İnovasyon Buluşması etkinliğinin finalinde, 18’inci kez düzenlenen İnovasyon Ödülleri Töreni’yle Eczacıbaşı Topluluğu’nun başarılı uygulamaları da ödüllerini törenle aldı.
